Son yıllarda teknolojik aletlerin eğitimde kullanılma oranları bütün dünyada arttı.
Türkiye’de de FATİH Projesi ile birlikte tabletler ve etkileşimli tahtalar okullarda, sınıflarda kullanılmaya başlandı. Ancak zaman zaman öğretmenlerin bu aletleri kullanırken sorun yaşadıkları, yeterli bilgiye sahip olmadıkları dile getiriliyor. Georgia State Üniversitesi Eğitim Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Brendan Calandra, eğitimde kullanılan teknoloji ürünlerinin öğretmenler tarafından iyi algılanması gerektiğini söylüyor. Calandra, çocukların da bilgisayar gibi araçları dikkatli ve sınırlı kullanması gerektiğini hatırlatarak öğrenme ortamlarında çocuk ve gençlere limitsiz teknoloji sunmanın yanlış olduğunu vurguluyor.
Bahçeşehir Üniversitesi’nde (BAU) düzenlenen ‘Eğitimde Yeni Eğilimler Konferansı’na katılan eğitim teknolojisi alanında öğretmen yetiştirme uzmanı Prof. Dr. Brendan Calandra özetle şöyle konuştu: “Eğitimde teknolojinin yeri oldukça basit olmalı ve anlamlı kullanılmalı. Önce nasıl öğretildiğini öğrenmemiz gerekiyor. Çocukların teknolojiyi dikkatli ve az kullanmasına önem verilmeli. Yeni araştırmalara göre, ekrana maruz kalınan süre insanları etkiliyor. Çocukları bunlardan korumak zor olsa da gelecekte ona ulaşacaklar. Bu nedenle onların bunu nasıl kullandıklarını öğrenmek en doğrusu. Bu şekilde çocukların hayatında iyi veya kötü, nasıl yer aldığını anlayabiliriz.
Öğrenme ortamlarında çocuk ve gençlerin önüne teknolojik aletleri limitsiz koymak yanlış. Önemli olan bu araçlardan aktif ve doğru olarak yararlanmak. Çocuklar için basitleştirilmiş bazı uygulamalar var. Örneğin küçük bir video yapmayı, nasıl film çekildiğini öğrenebilirler. Elektronik hikâyeler oluşturulması için de bunlardan faydalanabilirler. Resimlerini toplayıp bunlar üzerinden masallar oluşturabilirler.
Öğretmen adaylarına teknoloji dersi şart
Tabletlerle verilecek eğitimde öğretmenlerin teknolojik olarak gerekli altyapıya sahip olması önemli. Çocuklara bu imkân verilirse evde ve okulda bu araçlarla çok fazla vakit geçirebilirler. Tabletler eğitimde sadece araçtır. Tabletleri nasıl kullanacağını öğreten iyi bir öğretmen olması gerekiyor. Yoksa bilgisayarlardan verim alınamaz. Bu alet bir işe yaramaz, farklı amaçlar için kullanılır.
Birçok öğretmenin, öğrencileri eğitecek kadar bilgisi yok veya eksik. Bu sorunu gidermek için eğitimciler gerekli niteliklere sahip olmalı. Üniversitenin ilgili departmanlarında bu konuyla ilgili bir birim olmalı ve profesörler uygulamalı eğitim vermeli. Bu birimler, teknolojinin pozitif ve negatif etkilerini ölçmeli, hangi uygulamalarda çocukların nelerle karşılaşılacağı konusunda çalışmalar yapmalı. Böyle olduğunda verim alınabilir.
Yükseköğretimde okuyan öğretmenler için ‘Teknoloji nasıl kullanılır?’ başlıklı bir ders konulmalı. Hayatımızın her alanında karşımıza çıkan bu gelişmeye yönelik olarak, çocuklar için neler yapabiliriz? Onları nasıl en iyi şekilde bu süreçlerden geçirebiliriz? Bunun için eğitimcilerin gerekli altyapıya sahip olması lazım. Teknoloji ile çok içli dışlı olmayan eğitimciler de kendilerini bu konularda geliştirmeli. Örneğin ben bir profesör ve öğretmenim ama okudukça, yeni bilgiler edindikçe aslında çok şey bilmediğimi öğreniyorum. Öğretmenler de bunu benimseyebilmeli ve hayatları boyunca bilgiye açık olmalılar. Çeşitli çalıştaylara, eğitimlere mutlaka katılmalılar.
Eğitimde yeni teknoloji trendlerinin başında çocukların hem eğitim, hem de sosyal alanda gelişmeleri geliyor. Ayrıca ‘Google Glass’ dediğimiz ve dünyayı teknolojik olarak görebildiğimiz gözlükler var. Teknoloji ile dünyaya bakabiliyoruz. Benim için en önemli akım çocukların teknolojiyi öğrenmek için kullanmaları. Daha önceleri ancak bilim insanlarının gerçekleştirdiklerini, şimdi küçük yaştaki çocuklar yapabiliyor. Erken dönemlerde bilgisayar programları yazabiliyorlar. Bunlar iyi örnekler.
Küçük çocuklar için bilgisayarların bu kadar eğitimin içine girmesi bazen sakıncalı olabilir. Eğer bağımlılık söz konusu ise kesinlikle yararlı diyemeyiz. Bu nedenle çocuklar yavaş yavaş bu araçlarla tanışmalı. Kavramları öğrenmeliler. Teknolojik aletler çocukların dışarıda, parklarda oyun oynamalarını engellememeli. Bu nedenle teknolojinin nasıl kullanıldığı önemli. ABD’de birçok okulda tablet kullanılıyor ama hepsinde değil. Sosyal medyanın ne oranda eğitimin içinde olacağı konusunda öğetmenler bilgi edinmeli. Okullarda bazı uygulamaların yasak olduğunu bilerek hareket etmeliler.
Önemli olan etkili eğitimci olabilmektir
ABD’de öğretmenleri, teknolojiyi iyi öğrenmeleri için araştırmalara gönderiyoruz. Konuşmalar yapıyor, tartışıyoruz. Okumaları, bilgi sahibi olmaları sağlanıyor. Teknoloji ek konu, yani program olarak ayrıca öğretmen eğitiminde yer alıyor. Önemli olan etkili bir eğitimci olmak. Bilimsel bilgileri sınıfta uygulayabilen, bunları çocuklara öğretebilenler, benim için etkili öğretmendir.
Üniversitede temel amacımız hangi dalda olursa olsun öğretmenlerin, öğrenciler üzerinde etkili olmalarını sağlamak. Geleceğin öğretmenleri çocuklarla aynı bakış açısına sahip olabilecek. Günümüzde birçok eğitimci teknolojik nesilden gelmediği için gelecekte bu sorun ortadan kalkacak. Çünkü yeni nesil yani yeni öğretmenler teknoloji ile çoktan tanışmış olacak. Ama bu alanda hızlı değişim yaşandığı için yeniliklere yetişmek zor olacak. Eğitim, teknolojiye göre daha yavaş ilerliyor. Daha önceleri sınıflara sırf eğitimde teknoloji olsun diye araçlar konuluyordu. Şimdi ise bu araçlar öğrencilerin ihtiyaçlarını karşılamak için yer alıyor. Uluslararası öğrenci değerlendirme programı PISA’da başarı da öğretmen kalitesine bağlı. Eğitimin en önemli ögesi eğitimci ama velinin de burada payı var. Çünkü çocukların okul dışındaki eğitimleri onların elinde.
Başarı için öğretmenlerin teknolojiyi öğrenmeleri, hizmet içi eğitimleri şart. Eğitimlerle aldığı bilgileri öğrencilere aktarabilenler ‘etkili öğretmen’ olarak adlandırılır. Yeni teknoloji trendlerinin çocukları sosyalleştirirken bir yandan eğittikleri de unutulmamalı.”