ÖSYM, YGS’deki hatalı sorularla ilgili adaylara “İnceleme sonuçları YGS sınav sonuçlarıyla birlikte 25 Mart’ta açıklanacak” dedi. Ancak hukukçular adayların sorular için dava açma sürelerinin de 25 Mart’a kadar dolduğuna dikkat çekiyorlar.
Üniversiteye giriş sınavlarının ilki Yükseköğretime Geçiş Sınavı (YGS), 13 Mart Pazar günü yapıldı, ancak hatalı soru iddiaları bitmek bilmiyor. Hatalı sorularla ilgili Ölçme, Seçme ve Yerleştirme Merkezi’ne (ÖSYM) dilekçeyle başvuran adaylar, bu konuda bir açıklama yapılmasını bekliyorlardı.
ÖSYM dün resmi Twitter hesabından bir açıklama yaptı ve itirazların incelendiğini, inceleme sonuçlarının sınav sonuçlarıyla eşzamanlı olarak duyurulacağını kaydetti. ÖSYM’nin adaylara “müsterih” olmaları yönünde çağrıda bulunduğu açıklama şöyle: “Değerli adaylar, ÖSYM her sınav sonrasında olduğu gibi yaptığı teknik analizler veya sorulara ilişkin itirazları bağımsız bilim heyetleri/kurulları marifetiyle titizlikle incelemektedir.
Sınav sonuçlarının açıklanmasından önce soru itirazı incelemeleri tamamlanacak olup inceleme sonuçları, YGS sınav sonuçlarının açıklanması ile eş zamanlı olarak internet sayfamızdan adaylara duyurulacaktır. Tüm adaylarımız bu konuda müsterih olsun. 2016 YGS sonuçları 25 Mart 2016 tarihinde açıklanacaktır.”
Dava süresi 10 gün
Hatalı olduğu iddia edilen sorular için adayların ÖSYM’ye sınavdan sonra üç gün içinde dilekçeyle başvurmaları gerekiyor. Dava açma süresi ise on gün. ÖSYM’ye başvuru süresi önceki gün doldu. Ancak dava süresi için verilen on günün sınavdan sonra mı, ÖSYM’nin açıklamasından sonra mı başladığı konusunda net bilgi yok. 2016 ÖSYS Kılavuzu’nda “ÖSYM ile Yazışmalar” başlığı altında sınav sorularına ilişkin itiraz süreciyle ilgili bilgi veriliyor. Burada sınav sorularına ilişkin itirazların sınav tarihinden itibaren 3 iş günü içerisinde (sınav tarihinden bir gün sonra başlamak üzere) Genel Amaçlı Dilekçe örneği kullanarak ÖSYM’ye yapılacağı kaydediliyor. Yine aynı bölümde, “Yapılacak her türlü itiraz, adayın dava açabilme hakkı için geçerli 10 günlük zaman aşımı süresini durdurmaz” deniliyor.
Gazetemizi arayan adaylar, hatalı olduğunu iddia ettikleri sorularla ilgili ÖSYM’ye dilekçeyle bireysel başvuruda bulunduklarını bildirdiler. ÖSYM’den gelecek cevabı beklediklerini, başvurdukları sorunun iptal edilmemesi durumunda dava açacaklarını söylediler. Ancak bu noktada hukukçular 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nda yapılan değişikliklere dikkat çekiyorlar. 10 Eylül 2014 tarihli Madde 20/B’de “Merkezi ve ortak sınavlara ilişkin yargılama usulü” başlığı altında, 1. Madde’nin a fıkrasında “Dava açma süresi on gündür” deniliyor. Hukukçulara göre bu süre sınavdan hemen sonra başlıyor; yani 23 Mart’ta mesai bitiminde dava açma süresi doluyor.
Kanunda değişiklik oldu
Hatalı sorular için adaylar önce ÖSYM’ye dilekçe verdiler. Bu adayların dava açmak için ÖSYM’nin cevabını bekleyip beklememesi konusunda da net bir bilgi yok. Ancak Madde 20/B’nin b fıkrasında “Bu kanunun 11’inci maddesi hükümleri uygulanmaz” deniliyor. Kanunun 11’inci maddesinde “İlgililer tarafından idari dava açılmadan önce, idari işlemin kaldırılması, geri alınması değiştirilmesi veya yeni bir işlem yapılması üst makamdan, üst makam yoksa işlemi yapmış olan makamdan, idari dava açma süresi içinde istenebilir.
Bu başvurma, işlemeye başlamış olan idari dava açma süresini durdurur” deniliyor. Bu madde kaldırıldığına göre adayların ÖSYM’nin açıklamasını beklemeden dava açma hakları bulunuyor.
Hukukçular kılavuzdaki “Yapılacak her türlü itiraz, adayın dava açabilme hakkı için geçerli 10 günlük zaman aşımı süresini durdurmaz” ifadesine dikkat çekerek, dava açmak için ÖSYM’nin cevabının beklenmesi şartı bulunmadığını kaydediyorlar.
Hukukçular, adayların öncelikle ÖSYM’ye dilekçeyle itirazlarını bildirmelerini, ÖSYM’nin cevabını beklemeden de iptal edilmesi istenen sorularla ilgili dava açmalarını öneriyorlar.
Dava süreci nasıl işleyecek?
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nda 10 Eylül 2014 tarihli Ek Madde 20/B’de “Merkezî ve ortak sınavlara ilişkin yargılama usulü” başlığı altında yeni düzenleme getirildi. O madde şöyle:
1. Millî Eğitim Bakanlığı ile Ölçme, Seçme ve Yerleştirme Merkezi tarafından yapılan merkezî ve ortak sınavlar, bu sınavlara ilişkin iş ve işlemler ile sınav sonuçları hakkında açılan davalara ilişkin yargılama usulünde:
a) Dava açma süresi on gündür.
b) Bu Kanunun 11’inci maddesi hükümleri uygulanmaz.
c) Yedi gün içinde ilk inceleme yapılır ve dava dilekçesi ile ekleri tebliğe çıkarılır.
ç) Savunma süresi dava dilekçesinin tebliğinden itibaren üç gün olup, bu süre bir defaya mahsus olmak üzere en fazla üç gün uzatılabilir. Savunmanın verilmesi veya savunma verme süresinin geçmesiyle dosya tekemmül etmiş sayılır.
d) Yürütmenin durdurulması talebine ilişkin olarak verilecek kararlara itiraz edilemez.
e) Bu davalar dosyanın tekemmülünden itibaren en geç on beş gün içinde karara bağlanır. Ara kararı verilmesi, keşif, bilirkişi incelemesi ya da duruşma yapılması gibi işlemler ivedilikle sonuçlandırılır.
f) Verilen nihai kararlara karşı tebliğ tarihinden itibaren beş gün içinde temyiz yoluna başvurulabilir.
g) Temyiz dilekçeleri üç gün içinde incelenir ve tebliğe çıkarılır. Bu Kanunun 48’inci maddesinin bu maddeye aykırı olmayan hükümleri kıyasen uygulanır.
ğ) Temyiz dilekçelerine cevap verme süresi beş gündür.
h) Danıştay evrak üzerinde yaptığı inceleme sonunda, maddi vakalar hakkında edinilen bilgiyi yeterli görürse veya temyiz sadece hukuki noktalara ilişkin ise yahut temyiz olunan karardaki maddi yanlışlıkların düzeltilmesi mümkün ise işin esası hakkında karar verir. Aksi hâlde gerekli inceleme ve tahkikatı kendisi yaparak esas hakkında yeniden karar verir. Ancak, ilk inceleme üzerine verilen kararlara karşı yapılan temyizi haklı bulduğu hâllerde kararı bozmakla birlikte dosyayı geri gönderir. Temyiz üzerine verilen kararlar kesindir.
ı) Temyiz istemi en geç on beş gün içinde karara bağlanır. Karar en geç yedi gün içinde tebliğe çıkarılır.
2. Millî Eğitim Bakanlığı ile Ölçme, Seçme ve Yerleştirme Merkezi tarafından yapılan merkezî ve ortak sınavlar, bu sınavlara ilişkin iş ve işlemler ile sınav sonuçları hakkında açılan davalarda verilen yürütmenin durdurulması ve iptal kararları, söz konusu sınava katılan kişilerin lehine sonuç doğuracak şekilde uygulanır.
TARTIŞMALI SORULAR
- Matematik’teki 15. soru olan fonksiyon sorusunun kesin iptal edilmesi gerektiğini kaydeden uzmanlar, 30.
soruda da anlatım eksikliği nedeniyle farklı cevaplara gidilebildiğini belirtiyorlar. - Fizik’te ise 3, 4, 7, 9 ve 14. sorularda hata iddiaları var. 7 ve 9. soruların kesinlikte hatalı olduğu iddia ediliyor.
- Felsefe’de 32. soruda cevap şıkkının yanlış olduğu belirtiliyor.
- Türkçe’de 12. soru hatalı deniliyor. 1. sorunun soru kökü ile 28. sorunun D ve E seçeneklerinin de incelenmesi gerektiği vurgulanıyor.
- Coğrafya 18. ve 20. sorular en çok tartışılanlar arasında. 20. soru için ders kitaplarındaki bilgi referans gösterilerek, cevabının “Hidrografik yapı” olması gerektiği savunuluyor. 18. soru için ise müfredatta depremlerin sonucunda çöküntü ovaları oluşturduğuna dair hiçbir bilgi olmadığına dikkat çekiliyor.
AYSEL BOZAN YILMAZ/Milliyet
