Eğitim dünyasının dört gözle beklediği TIMSS 2015 sonuçları geçen salı günü açıklandı. 4 ve 8’inci sınıf düzeyinde 600 binden fazla öğrencinin katıldığı programda Türkiye, puanlarını artırmasına rağmen dünya ortalamasının gerisinde kaldı ve sıralaması değişmedi. Dünyanın en iyileriyse ‘üstün’ performanslarıyla Singapur, Güney Kore, Tayvan ve Japonya oldu.
Hollanda Amsterdam merkezli Uluslararası Eğitim Başarılarını Değerlendirme Kuruluşu (IEA) tarafından dört yılda bir yayınlanan Uluslararası Fen ve MatematikEğilimleri Araştırması (TIMSS) programında, 50 ülkede 4 ve 8’inci sınıf öğrencilerinin fen ve matematik alanlarındaki performansları ölçülüyor. Elde edilen verilerin ABD’de yer alan Boston College uzmanlarınca değerlendirildiği programda Türkiye, 4’üncü sınıf matematikte 36’ncı, fende 35’inci; 8’inci sınıf matematikte 24’üncü ve fende ise 21’inci sırada yer aldı. Ülke sıralaması TIMSS 2011’e göre çok değişmese de, her iki düzeydeki alanlarda 10 ile 30 puan arasında artış yakalandı. TIMSS 2015 iki alandaki sıralamaların yanı sıra ülkelerdeki eğitim sistemlerinin performanslarıyla ilgili veriler de paylaşıyor. İşte TIMSS 2015’te öne çıkan başlıklar:
MATEMATİK TEMEL BECERİLERİNDE GERİDEYİZ
TIMSS araştırmalarında puanların yanı sıra öğrencilerin performansları da değerlendiriliyor. Buna göre Türkiye’de 4’üncü sınıf düzeyindeki öğrencilerin yüzde 81’i temel düzeyde matematik bilgisine sahipken uluslararası ortalama yüzde 93 olarak karşımıza çıkıyor. TIMSS 2015’e göre Türkiye’de bu sınıf düzeyindeki öğrencilerin sadece yüzde 5’i ‘çok ileri’ düzeyde matematik performansı gösteriyor. İlk sırada yer alan Singapur’da bu oran yüzde 50’yi buluyor. 8’inci sınıf matematikte oranlar daha da düşüyor. Dünya ortalamasının yüzde 84 olduğu temel düzeyde performans gösteren öğrenciler seviyesinde Türkiye yüzde 70’te kalıyor. Matematikte 8’inci sınıf öğrencilerinin sadece yüzde 6’sı ‘çok ileri’ düzeyde başarılı. İlk sırada yer alan ülkelerde bu oran ise yüzde 15’in üzerinde.
8’LER FENDE İYİ
Fen bilimlerinde ise matematiğe göre durum daha iyi. Türkiye’nin en yüksek oranları 8’inci sınıf düzeyinde fen bilimlerinde ortaya çıkıyor. Öğrencilerin yüzde 83’ü temel düzeyde başarılı. Bu oranla yüzde 84’lük dünya ortalaması neredeyse yakalanıyor. 8’inci sınıfların yüzde 8’i ‘çok ileri’ seviyede başarı elde ediyor. Türkiye, bu başarı düzeyinde yüzde 7’lik dünya ortalamasını geride bırakıyor. 4’üncü sınıfların yüzde 82’si temel düzey performansta yüzde 93’lük dünya ortalamasını yakalayamıyor. 4’üncü sınıflarda fende yüzde 4’lük kısım ‘çok ileri’ düzeyde başarı sahibi.
FİZİKTE DAHA BAŞARILI
4’üncü sınıflar fen sınavında canlı, yer ve fizik bilimleri alanlarından gelen çoktan seçmeli ve açık uçlu soruları cevapladı. 8’lere ise biyoloji, kimya, fizik ve yer bilimlerinden sorular yöneltildi. Buna göre 4’üncü sınıf düzeyinde en iyi performans 496 puan ile fizikte, en düşük ise 472 puan ile canlı bilimlerinde karşımıza çıkıyor. Yer bilimlerinin puanı ise 480. 8’inci sınıf düzeyinde ise en başarılı alan yine fizik oluyor. Türkiye bu alanda 500 olan dünya ortalamasını geride bırakarak 506 puan elde ediyor. Bunu 493 ile kimya, 491 ile biyoloji ve 477 ile yer bilimleri takip ediyor.
EN DÜŞÜK PUAN SAYILAR KONUSUNDAN
Matematikte ise 4’üncü sınıflara sayılar, geometrik şekiller ve ölçümler ile veri gösterimi; 8’lere ise sayılar, cebir, geometri, veri ve olasılık alanlarından soru yönetildi. 4’üncü sınıflar 489 ortalama puanla en çok ‘sayılar’da başarılı oldu. Bu sınıf düzeyinde ‘veri gösterimi’ 476 puanla ikinci; geometrik şekiller ve ölçümler ise 475 puanla sonsırada yer aldı. 8’lerde ise veri ve olasılık 467 puanla en iyi performans gösterilen alan olurken, geometri 463 puanla ikinci, cebir ise 459 ile üçüncü oldu. Türkiye 8’inci sınıf düzeyinde en başarısız ortalamayı ise 447 puanla sayılar konusundan elde etti.
DERS ARAÇ GERECİ PERFORMANSTA ETKİLİ
TIMSS 2015’te öğrenciyi öğrenme konusunda destekleyen bir ev ortamının akademik performans üzerindeki etkisi de değerlendirildi. Araştırmada evde matematik öğrenme materyali ‘fazla’ olan öğrencilerin, TIMSS’te daha başarılı olduğu gözlendi. Türkiye’de evde ders araç gereci ‘fazla’ olan 4’üncü sınıf düzeyindeki öğrencilerin, ‘orta’ ve ‘az’ olanlara göre yaklaşık 100 puan daha iyi bir ortalama yakaladığı görüldü. Ancak Türkiye’de evde ‘fazla’ öğrenme materyali olan öğrencilerin oranı dünya ortalamasının oldukça gerisinde, yüzde 5’te kaldı. Az ders araç gereci olan öğrencilerin oranı ise yüzde 33 ile 50 ülke içerisinde ilk sıralarda yer aldı. Fende de benzer bir tablo söz konusu.
SİNGAPUR LİDER
4 ve 8’inci sınıf düzeyinde fen bilimleri ve matematik alanlarında birinciliği kimseye bırakmayan Singapur’u, ‘üstün’ başarılarıyla Japonya, Güney Kore, Hong Kong ve Tayvan takip etti. Bu ülkelerde sınava katılan 4 ve 8’inci sınıf öğrencileri Türkiye’ye göre yaklaşık 150 puan fazla aldı. OECD’nin 3 yılda bir yayınladığı PISA’da (Uluslararası Öğrenci Değerlendirme Programı) Avrupa’nın en iyi derecelerini yakalayan Finlandiyaise en büyük başarıyı 4’üncü sınıf düzeyinde fen bilimlerinde 7’ncilikle elde etti. Tüm düzeylerde Doğu Asya ülkeleri, Avrupa’nın gelişmiş ülkelerini ve Amerika’yı oldukça geride bıraktı.
DEZAVANTAJLILAR DAHA BAŞARISIZ
TIMSS 2015’te varlıklı ailelerin çocuklarının eğitim aldığı okullar, diğerlerine göre çok daha başarılı oldu. Türkiye’de de varlıklı öğrencilerin çok olduğu okulların başarısının 50 ile 75 puan arasında daha fazla olması dikkat çekti. Türkiye’de dezavantajlı okullar oranının yüzde 51 ile diğer ülkelere göre yüksek olması nedeniyle, fen bilimleri ve matematikte 4’üncü sınıf düzeyinde ortalama başarı olumsuz etkilendi.
Dört temel faktör etkili
Dr. Sabiha Sunar (TEDMEM Eğitim Uzmanı)
Matematik ve fen bilimlerinde 2011’e göre bir miktar iyileşme var. Ancak her iki derste de uluslararası orta nokta olarak kabul edilen 500 puanın altındayız. Türkiye’nin uluslararası değerlendirmelerde öğrenci başarısında gelişme göstermesi ve sürdürmesi ümit verici. Bunu bir başarı hikâyesine dönüştürmesi bazı temel faktörlere odaklanmayı gerektiriyor. Öğrenci başarısını artıran ülkelerde dört temel faktörün etkili olduğu görülüyor. Öncelikle bu ülkeler matematik ve fen derslerine ağırlık veriyor. TIMSS’e katılan ülkelerde ortalama matematik ders saati 4’üncü sınıflarda 157, 8’lerde 138. Türkiye’de ise 4 ve 8’inci sınıfta 120 saat. Fende ortalama ders saati 4’üncü sınıflarda 76, 8’inci sınıflarda 144 iken; Türkiye’de 4’üncü sınıfta 72 ve 8’inci sınıfta ise 96 saat civarında. Bu ülkeler okulda temel becerilere ve başarıya da odaklanıyor. İkinci olarak öğretmenlerine yatırım yapıyor ve onların yeterliliklerini geliştirmek için çalışıyorlar. Öğretim programları da çağın koşullarına göre güncelleniyor. Türkiye’de TIMSS kapsamında ölçülen bilgi ve beceriler öğretim programlarımızda var. Aradaki farkın nedeni kazanımlar değil, uygulama. Diğer nokta da okul öncesi eğitim. Türkiye’de 4’üncü sınıf matematikte, üç yıl okul öncesi eğitim alanların ortalama puanı 496, 2 yıl alanların 523, 1 yıl devam edenlerin 493, hiç okul öncesi eğitim almayanların ise 447.
Eşitsizliğin göstergesi
Dr. Aysel Madra (ERG Eğitim Uzmanı)
Yerinde bir değerlendirme için TIMSS sonuçlarını ülkelerin öğrencilerinin yeterlilik düzeyleri açısından da analiz etmek gerekir. 2007’den beri raporda ileri düzeyde performans gösteren öğrenciler en iyi yüzde 10’luk, üst düzeydekiler yüzde 25’lik, orta düzeydekiler yüzde 50’lik, düşük düzeydekiler ise yüzde 75’lik dilime dahil ediliyor. 4’üncü sınıf matematikte Türkiye’den TIMSS 2015’e katılan öğrencilerin yüzde 81’i en azından temel matematik bilgisine sahip. Yüzde 19’luk bölüm bunun da altında. 8’inci sınıfta Türkiye’de matematikte temel becerilere sahip olmayan öğrencilerin oranı yüzde 30. Yani 4’üncü sınıf öğrencilerinin neredeyse 5’te 1’i, 8’inci sınıfların ise 3’te 1’inin temel matematik bilgisi yok. Bu, öğrencilerin okula devam etmelerine rağmen bazı temel bilgilere sahip olmadıklarını ve Türkiye’deki eğitim sistemi ile öğrenme süreçlerini sorgulamamız gerektiğini gösteriyor. Aynı zamanda, 8’inci sınıf matematikte Türkiye’de ileri düzeyde becerilere sahip öğrencilerin oranının TIMSS’e katılan tüm ülkelerin ortalamasının üzerinde olduğu görülüyor. İleri düzey beceri ortalaması tüm ülkeler için yüzde 5 iken, Türkiye’de yüzde 6. Türkiye’de hem ileri hem düşük düzeyde performans gösteren öğrenci oranlarının, her iki kategori için de tüm ülkeler ortalamasının üzerinde olması eğitim sistemindeki eşitsizliğin bir göstergesi denilebilir.
Hürriyet Eğitim