Özel öğretim kurslarında verilebilecek ders sayısının 3’ten 5’e çıkarılması, “Kurslar dershaneleşir mi?” sorusunu akıllara getirdi. Üniversite sınavlarına hazırlık için tercih edilen temel liselerde ise öğrenci kaybı endişesi yaşanıyor. Dershanelerini kapatıp temel lise olan bazı kurumların ders sayısının artmasıyla birlikte özel öğretim kursuna dönüşmesi ihtimali de doğdu.
DANIŞTAY 8. Dairesi, dershanelerin yerini alan “3 ders verebilen özel öğretim kursları”nın açılmasını düzenleyen genelgeyi 28 Şubat’ta “Eğitim ve öğrenim hakkını ölçüsüzce sınırlandırması” gerekçesiyle iptal etmişti. Milli Eğitim Bakanlığı (MEB), Danıştay’ın kararının ardından 12 Nisan’da Özel Öğretim Kurumları Yönetmeliği’nde değişiklik yaptı. Daha önce kurs sahipleri Türk dili ve edebiyatı, matematik, fizik, kimya, biyoloji, tarih, coğrafya, felsefe bilim gruplarından sadece 3’ünü seçerek eğitim verebiliyordu. Artık 5 bilim grubunda kurs açılabilecek. Geçen yıl binlerce öğrenci dershaneler kapatıldığı ve kurslarda sadece 3 dersten eğitim alabildikleri için temel liseleri tercih etmişti. MEB’in dershaneciliğin önüne geçmek için aldığı başlıca önlemlerden olan 3 ders şartını 5’e çıkarmasıyla bu kursların işleyişi yeniden gündeme geldi. Eğitimciler, ders artışını Hürriyet’e değerlendirdi:
İHTİYAÇ DUYULAN DERSLER
– Faruk Köprülü (ÖZ-DE-BİR Yönetim Kurulu Başkanı): Artık kurslar 8 dersten 5’ini seçebilecek. Kurslar, öğrencilerin isteklerine ve Danıştay’ın iptal kararına uygun hale geldi. Özel öğretim kursu için dershanelerden farklı standartlar belirlendi. Müstakil bina, her ders için ayrı sınıf, ayrı katlar gibi. Bu nedenle eski sistemin dönmesi olarak yorumlamamız güç. Dershanecilik gelmiş diyemeyiz ama öğrencilerin ihtiyaç duyduğu dersleri veren kurumlar oluşturuldu. Bu, temel liseleri bir miktar etkileyebilir ancak temel liseler okul ve kurs ihtiyacını aynı anda aynı binada verebildiği için tercih edilmeye devam edilecektir.
ALTERNATİF OLUŞTU
– Ahmet Akça (ÖZDER Genel Başkanı): Öğrenciler, temel liselere üniversiteye hazırlık için geliyordu. Şimdi kurs gibi bir alternatifleri oluştu. Bu temel liseye yönelimi azaltabilir, öğrenci sayısında yüzde 35-40’lık artış olacakken, bu oran yüzde 10-15’lerde kalacak. Ayrıca yüzde 5-10 seviyesinde temel lise kapanarak kursa dönüşebilir. Kurslar işleyişi, yönergesi, dersleri bakımından dershanelerden farklı. Ancak MEB yetkilileri bunların ileride dershaneleşmesini istemiyorsa tedbir almalı. Temel liseye giden öğrenciye destek artmalı ve tüm öğrencilere teşvik verilmeli. Temel liseler, dershaneciliğin ve özel öğretim kurslarının panzehiri. Okullardaki takviye kurslarında yapılanma güçlendirilmeli, dışarıdan kaynak ve öğretmen istihdamı arttırılmalı. Merkezi sınavlara hazırlık değişmeli ve üniversiteye girişte TEOG benzeri bir sistem olmalı.
ZATEN GEÇİCİ BİR SÜREÇTİ
– Cem Gülan (Türkiye Özel Okullar Birliği Eşbaşkanı): Bir kanun çıktı ve dershaneler kapanacak, isteyen okul olabilecek denildi. 1200 kurum okul olmaya karar verdi. Öğrencilerin ek eğitim ihtiyacı için kurslara 3 ders şartıyla izin verildi. Bu 5’e çıkarıldı. Temel liseler öğrenci bulmak zorunda olduğundan yeni düzenlemeden etkilenebilir. Temel lise zaten geçici bir süreçti, 2019’a kadar yerini yurdunu bulup okul olmaları gerekiyor. Kaliteli okullara dönüşmeye çalışsınlar. Onların etkilenmesini göze alan bakanlık, gidermek için de kolaylık sağlayabilir.
ÖĞRENCİLER İÇİN OLUMLU
– İbrahim Taşel (TÖDER Başkanı): Temel liseler okul hizmetinin yanı sıra öğrencilerine tüm derslerden kurs hizmeti verebiliyor. Beş ders kararı, okul değiştirmeyip kendi okuluna giden, ama dışarıdan kurs almaya çalışan öğrenciler için olumlu. Öğrencilerin ağırlıklı olarak beş derse ihtiyacı oluyor. Bu noktada kurslar ve temel liseler kendi işlevlerini yürütecek. Öğrenci, okul ve kurs arasında koşuşturma yaşamadığı için temel liselerin düzenlemeden etkilenmeyeceklerini düşünüyorum.
Gamze KOLCU/Hürriyet Eğitim
